{ "title": "Omurilik Fıtığı", "image": "https://www.omurilik.gen.tr/images/omurilik-fitigi.jpg", "date": "21.01.2024 11:21:21", "author": "ayşe yeşilcan", "article": [ { "article": "Omurilik fıtığı, Belimizde yer alan omurgaların içindeki kıkırdak yapının zedelenmesi ve omuriliğe bağlı sinirleri sıkıştırması eylemine denir. Başlangıçta kuvvetli bir bel ağrısı hissi ve ayak kısmına doğru ilerleyen ağrı şeklinde kendini gösterir. Bazı hastaların dinlenme ve ağrı kesicilere rağmen acısı dinmemesi ve hatta sosyal yaşamlarını da olumsuz yönde etkilemesi neticesinde cerrahi operasyonlar önerilmektedir. Bu operasyonlar hala geliştirilmeye devam edilmektedir. Gelişen bu imkânlardan en iyi şekilde faydalanabilmek için erken teşhisle beraber tedavinin yürütülmesi gerekir.

Omurganın yapısı

Baş bölgesinden kuyruk sokumu dediğimiz kısma kadar uzanan kemik yapısına denir. Omurga diye bilinen kıkırdaklar da birbirine bağlı omur cisimlerinden oluşur. Bu sistemin karmaşık bir yapısı vardır ve orta bölgesinde omurilik yapısı bulunur, bu sistem beynimizden gelen uyarıları sinirler yardımıyla diğer organlara iletir. Bu yapı vücudumuzun da dengeli bir şekilde durmasına da yardımcı olur. Omur grubu dörde ayrılır bunlar şu şekilde sıralanabilir: sakral bölge, göğüs bölgesi, bel bölgesi ve omurgadaki boyundur. Omurilik kanalı daralması sıklıkla boyun ve bel bölgelerinde rastlanmaktadır. Bel kısmında beş tane omur adı verdiğimiz kısım bulunmaktadır. Vücut ağırlığımızın en fazlaca yoğunlaştığı kısım omurgadır. Omurlar arasındaki disklerde yaşlanmaya bağlı olarak içerisinde bulunan sıvı giderek azalması, kilo artışlarının artması ile faset eklemleri olarak adlandırılan yapıda içe doğru bükülme eylemlerinin görülmesi, omurların arkasındaki bağın kireçlenmesi omuriliği önden, omurilik gerisinde yer alan sarımtırak renkteki bağın genişleyerek kalınlaşması geriden baskı oluşturması bel omurilik kanalı daralmasının nedenleridir demek mümkündür.

Omurilik fıtığı belirtileri nelerdir?

Omurilik kanalı daralması dediğimiz kavram, çabuk gelişen bir evre değildir. Bu sebeple ilk zamanlarda şikâyetlere ve bulgu tespitlerine ilk evrelerde sebep olmayabilir. Daha ileriki aşamalarda hastaların sosyal aktivitelerini bir hayli olumsuz etkiler hale gelmektedir. O kadar ilerler ki hastaların hareketlerinde gözle bariz şekilde görülecek biçimde kısıtlanmalar meydana gelir. Sırtta, belde ve ayaklarda güçten düşme olur. En belirgin belirtisi olarak bir süre yürüdükten sonra bacak kısmında beliren kasılma ve kramp hissidir. Bu şikâyetler görüldüğünde hastalar dinlenme moduna geçerlerse bu şikâyetlerin ortadan kalktığı gözlemlenir. Tekrar aktiviteye geçerlerse aynı şikâyetler tekrar nüksedebilir. Omurilik fıtığı olan hastalar yatakta sırtüstü yatış pozisyonunda zorlanabilirler. Daha ileriki aşamalarda ise öne meyilli yürüme şekilleri ortaya çıkar. Hastanın bu refleksi vermesinin nedeni omurilik kanalını istemli bir biçimde geniş bir hale getirmek istemesidir.

Omurilik fıtığı tanısı nasıl konulur?

EMG yani elektromiyografi olarak bilinen radyolojik müdahale ile omurilikten çıkan, baskıdan hangi sinir kökünün etkilendiği saptanır.

Omurilik fıtığı tedavisi nasıl yapılır?

Bazı hastalarda rahatsızlık ileri bir boyut kazandığı için cerrahi işlemden önce dinlenme, ağrı kesiciler, fizik tedavi gibi yöntemler tercih edilebilir. Narkotik ağrı kesicilere kadar ilerlemiş ağrı kesicilerden yardım alınabilir. Diğer bir yöntemse cerrahi işlemdir. Bu işlemde amaç omurilik kesesi ve içeresinde bulunan sinirlere yapılan baskıyı ortadan kaldırmaktır. Bu ameliyatın adına lomber dekompresyon operasyonu denir.

Ameliyat sonrası
" } ] }